- yalan
-
1́is. 谎言, 假话; 欺骗, 欺诈, 骗局; 虚构, 捏造: \yalan dolan 欺诈, 欺骗 \yalan düzen 谎言和诈骗 \yalan yanlış 满是错误, 充满错误 \yalan yanlış bir şeyler yazmış 纯粹的谎言, 地地道道的谎言 \yalan yere şahadet 假口供, 伪证 Yalan yanlış bir iki biliyor. 他粗懂几种语言。Yalancı dinlemek söylemekten güçtür. 听出谎言比说谎要难。2́s. 假的, 仿造的, 仿造的; 好撒谎的, 好说谎的; 伪装的, 假装的, 虚假的, 不实的: \yalan haber 不实的消息; 假情报 üstü kapalı \yalanlar 谮言中伤 Ağlarsa anam ağlar, gayrisi yalan ağlar. 只有母亲真正忧伤, 他人都是逢场作戏。◇ \yalan atmak 撒谎, 说谎 \yalan çıkarmak 1) 散布谣言 2) 驳斥, 反驳, 驳倒, 推翻: Şahit kâtilin bütün söylediklerini yalan çıkardı. 证人驳倒了凶手所说的全部供词。\yalan çıkmak 原来是谎言 \yalan dolanla 用欺骗的办法, 用欺诈的手段 \yalan kıvırmak 撒谎, 说谎 \yalan söylemek 撒谎, 说谎: Sen sen ol hiç yalan söyleme. 你再也不要说谎了!\yalan uydurmak 编造谎言 \yalan yere yemin 明摆地假发誓, 说谎, 撒谎 \yalan yere yemin etmek 背叛誓言, 违背誓约, 说谎, 撒谎 \yalan yok 的确, 确实, 真的, 不说假 \yalana sapmak 欺骗, 说谎 \yalanı yüzüne vurmak 当场揭穿谎言 -in \yalanını çıkarmak 揭穿谎言 -in \yalanını tutmak (或 yaklamak) 揭穿谎言◆ Yalan ile iman bir yerde durmaz. 谎言与信仰不能混为一谈。Yalan söyleyen unutkan olmamalı. 说谎的人不应是健忘的。Yalan var (dır) ki hakikatten yeğdir. 谎言有时比实话好。
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.